01 Mayıs 2007

1 Mayıs

Hafızasını kaybeden hatta hafızası kaybettirtilen halklar var önümüzde. Devletlerin çöküşü böyle sağlanıyor çünkü.

"La rue ou est née Tamina s'appelait rue Schwerinova. C'était pendant la guerre et Prague était occupée par les Allemands. Son pere est né avenue Tchernokostelecka -- avenue de l'église noire. C'était sous l'Autriche-Hongrie. Sa mere s'est installée chez son pere avenue du Maréchal-Foch. C'était apres la guerre de 14-18. Tamina a passé son enfance avenue Staline et c'est avenue de Vinohrady que son mari est venu la chercher pour la conduire a son nouveau foyer. Pourtant, c'était toujours la meme rue, on lui changeait seulement le nom, sans cesse, on lui lavait le cerveau pour l'abetir.
Dans les rues qui ne savent pas comment elle se nomment rodent les spectres des monuments renversés. Renversés par la Réforme tcheque, renversés par la Contre-Réforme autrichienne, renversés par la République tchécoslavaque, renversés par les communistes; meme les statues de Staline ont été renversés. A la place de tous ces monuments détruits des statues de Lénine poussent aujourd'hui dans toute la Boheme par milliers, elles poussent la-bas comme l'herbe sur les ruines, comme les fleurs mélancoliques de l'oubli."*

Başkalarının kelimeleriyle anlatmak demeye çalıştığımı çok daha kolay sanırım. Çünkü bu ülkelerin başlarına gelen ilk de değil son da. Bugün bir toplumun yaşadığını geçmişte yaşayan çok. Unutmamız bekleniyor işte tüm olanları tek tek - ki yapılan bir araştırmaya göre de 2 aymış Türk toplumunun hafızası. Uğur Mumcu'yu, Abdi İpekçi'yi, Hrant Dink'i 2 ayda unutuyoruz işte. Ve her şey devam ediyor hiç bir şey olmamışçasına. Ve bugün bunu yazmamın nedeni de 1 Mayıs... 1 Mayıs 1977'yi unutmamızı istiyorlar çünkü. Onca insanın ölümünü, ve de en önemlisi neden ve kimler tarafından öldüklerini hala bilmediğimizi unutmamız bekleniyor. Beyinlerimiz de "fleurs de l'oubli" lerin açması bekleniyor. Taksim'de gösteri yapmalarına hala izin vermiyorlar hatıraları canlanmasın ve galeyana gelmesinler diye. Peki o kadar mı salak olduklarını düşünüyorlar bu insanların. Onlar Taksim'de gösteri yapamadıkları için unutacaklar mı 30 yıl önce olanları, 30 yıl önce ölenleri... Ve bugün ne olacak? Biz unutacak mıyız 14 Nisan'ı veya GenelKurmay unutacak mı muhtırasını ve o cesur yazıdan sonra sineye mi çekecek olanları (darbe istediğimden değil meraktan). Danıştay'a saldırı peki, unutulacak mı? 4,5 yıldır olanlar geçiyor birer birer aklımdan; zina, imamhaaaaatip mevzuları, çocuk kitaplarına serpiştirilen zırvalar, evrim teorisi karşısında dursun diye milletvekillerine, bakanlara dağıtılan kitaplar... Ben de unutmuşum aslında olanları. Ama onlar unutmasın gene de, devam etsinler ısrara Taksim için, aralarından 100lercesi bugün gözaltına alınmış da olsa...

belki biraz karıştı gündemle geçmiş ama olsun hafıza bu, aradan ne çıkacağı belli olmuyor. işte bu yazılar ayık tutsun hafızamızı ve birbirimize sürekli hatırlatalım unutmamak için ve susmasın kinimiz gidişata karşı...

*Milan Kundera- Le livre du rire et de l'oubli

Hiç yorum yok: